“Milliyetçi yükselişten şikayet etmekle yetinmeyin”
Berkeley Üniversitesi öğretim üyesi ve yazar Prof. Cihan Tuğal, seçimlerde milliyetçiliğin net bir şekilde galip geldiğini, sadece hükümetin değil ana muhalefetin de milliyetçiliği desteklediğini söyledi. Siyasete ve topluma hakim olan milliyetçilik imajının çok fazla kaybedilmemesi gerektiğini vurgulayan Tuğal, “Milliyetçi yükselişten şikayet etmekle yetinmeyin. Yeni bir hegemonyanın imkanlarını kovalamayın. Süngünüzü düşürmeyin.”
‘YOL YAMAN, YÜRÜME UZUN’
İşte Evrensel’e yazan Tuğal’ın yazısından bir bölüm:
“Televizyonda bir-iki dakika dinlediğimiz anketler, görüşler elbette bir şeylerin göstergesi. Ancak unutulmamalı ki bunlar hep 1) toplumsal bağlamdan kopuk bir biçimde bize sunuluyor. 2) Bu görüşleri dile getiren kişilerin günlük somut faaliyetleri, 3) ve hayat hikayeleri de televizyonda.
Neyse ki, daha geniş medya dünyası her zaman sürprizlerle doludur…
Ekinsi İhtilal Danış ve Murat Uysal’ın haberleriyle Babala TV’deki yayına katılan ve en acımasız milliyetçi eleştirileri Kılıçdaroğlu’na yönelten bir kadronun hayatı hakkında biraz daha bilgi sahibi olduk. Murat isimli bu işçi çalıştığı hastanede sendikalaşma çabası içindeydi. Erdoğan’ı da eleştiren Refah Partisi üyesi bir işçidir. Ancak hayatının tüm renklerini taşıyabilen televizyon ekranını milliyetçi bir şekilde kullanmaya karar verdi. Hikaye uzun ve ilginç, burada özetlemeye çalışmayacağım. Kısaca altını çizmek isterim:
Birkaç tanınmış militan ve ideolog dışında, insan topluluklarından “milliyetçidirler” diye bahsetmek tam bir körlüktür. İnsanlarda çok fazla telaş, umut, korku, üzüntü ve zorluk var. Bunlar aylar ve yıllar boyunca tekrar tekrar değişir. Hatta bazıları birbiriyle çelişiyor. Ancak, tüm görüş ve duygularını toplum içinde bir dakikalık bir açıklamaya sığdırmak zorunda kaldıklarında, birçok insan “hegemonik” dediğimiz çerçeveleri kullanıyor. Hegemonya, özünde güç kadar örgüt de barındıran bir tahakküm biçimidir. Hegemonik bir ideoloji bir toplumu kuşattığında, deneyimler, duygular ve niyetler ancak o ideolojinin süzgecinden geçerek meşru bir şekilde ifade edilebilir.
Çözüm Murat gibi kadroyu bir kenara bırakıp sadece bizim gibi düşünenlere danışmak değil. Yeni bir hegemonik çerçeve oluşturmak ve Muratları bu çerçeveye çekecek ilişki ağları ve faaliyet zincirleri oluşturmak.
Milliyetçi yükselişten şikayet etmekle yetinmeyin. Yeni bir hegemonyanın potansiyellerini kovalamayı bırakmayın. Süngünüzü düşürmeyin.
Yol engebeli, yürüyüş uzun…”
TAM MAKALE
